kestirmek

kestirmek
(-i, -e)
1. kesmek 的使动态: Saçlarımı kestirdim. 我理了发。Şehirden iki saat ötedeki mandırasından o gün satılacak koyunları ona getiriyor, ona kestiriyor. 他从离市区两小时路程的养殖场把当天要卖的羊送到他这儿, 让他屠宰。
2. 估计; 猜测; 预测: Bunları, okuyucularım kolayca kestirebileceğinden, burada yineleyecek değilim. 这些无须我赘述, 读者诸君凭想象便可猜出来。Nedenini bir türlü kestiremedim. 我怎么也没有猜到原因。Yağmur yağacağını daha sabahtan kestirmişti. 他在早上就猜到会下雨。
3. 决定, 确定, 断定: Söze nereden, nasıl başlayacağımı kestiremiyorum. 我不知道话从何说起, 如何说起。Dedelerimiz savaşmayı bildikleri kadar kılıcı kınına koyma zamanını da iyi kestirirlermiş. 我们的祖先很懂得什么时候该兵戎相见, 什么时候该化干戈为玉帛。
4. 使凝结
5. nsz 打盹, 小睡: Siz işinizi bitirinceye kadar ben biraz kestireyim. 我打个盹, 等你们把活干完。
◇ kestirip atmak 1) 仓促决定, 草率裁定: Bildiğin gibi değil iş, öyle birdenbire kestirip atamam. 事情并不像你所知道的那样, 我不会如此仓促作出决定。 2) 果断决定, 果断解决: Önce susmuştu. Sonra on beş binden bir kuruş aşağı olmaz diye kestirip attı. 他先沉吟了一下, 然后果断地决定: 1.5万, 少一分都不行。

Türkçe-Çince Sözlük. 2014.

Игры ⚽ Поможем написать курсовую

Look at other dictionaries:

  • kestirmek — i 1) Kesme işini yaptırmak 2) Akıl yolu ile gerçeğe yakın bir yargıya varmak, tahmin etmek Ben bu kadar şeyi kestiremez miyim? M. Ş. Esendal 3) Kesilmesini sağlamak, kesilmesine yol açmak Bebeğin sütünü limon sıkarak kestirdi. 4) Karar vermek… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • dalak kestirmek — hlk. sıtmadan büyümüş dalağı eski bir yöntemle tedavi ettirmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • şekeri kestirmek — şeker şerbetine, limon suyu veya limon tuzu katarak kaynatıp koyulaşmasını sağlamak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yem kestirmek — yolda durup hayvanlara yem yedirmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • çivi kestirmek — tkz. çok üşütmek Misafirlerimize trende çivi kestirmekte mana yok. R. N. Güntekin …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • uyku kestirmek — kısa bir süre uyumak Ben de bu sayede biraz uyku kestirip kuvvetimi telafi ettim. A. Gündüz …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • gözüne kestirmek — 1) başarabileceğini ummak 2) zevkine uygun bulmak, hoşlanmak Dam olarak beni gözüne kestirdiği anlaşılıyordu. R. N. Güntekin 3) uygun bulmak, elverişli görmek Kayaların gözüme kestirdiğim bir yerinden aşağı inmeye başladım. R. N. Güntekin …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • köstek kestirmek — yürümeye başlayan çocuğun ayaklarının arasına bağlanan …   Beypazari ağzindan sözcükler

  • kestürmek — kestirmek II, 195 …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • sıturmak — kestirmek, kıydırmak, kırdırmak. III, 187 …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • TAHSİM — Kestirmek. * Dağılmak …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”